ANASAYFA Risale-i Nur Eğitim Merkezi

Risale-i Nur Eğitim Merkezi

DİN NEDİR?

Ali Bey bir gün okuldan çıkmış eve doğru giderken hararetle tartışan bir öğrenci gurubunun yanından geçiyordu. Öğrencilerden birisi arkadaşlarına “İşte bir din dersi öğretmeni. Meselelerimizi ona soralım” dedi. Bunun üzerine tartışmayı keserek Ali beye döndüler. Karşılıklı bir diyalog başladı. İçlerinde tartışmanın odağı olan ve meselesini fazla anlatamayan Süleyman hemen Ali beye dönerek: -Hocam hoş geldiniz. […]

ALLAH’IN ÂDEME RUH ÜFLEMESİ

Sual: Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde “Biz Âdeme ruhumuzdan üfledik” (Hicr, 15:29) buyurmaktadır. ‘Bu durumda Allah kendi ruhunu cehennemde yakar mı? Kâfilerin de ruhu olduğuna göre bedenleri cehennemde yanar, ruhları azap görmez’ denebilir mi?   Cevap: Allah ruhun yaratıcısıdır. Allah’ın bizim gibi ruhu ve bedeni yoktur. O cisimden, zamandan, mekândan ve mahlûkata ait olan bil-cümle hallerden […]

ŞERH-İZAH VE TANZİM

M. Ali KAYA Bediüzzaman hazretleri “Ulum-u İmaniye cihetiyle bundan sonra ehl-i ilmin yapacağı iş, “Sözlerin şerhleri, izahları ve tanzimleridir” (Mektubat, 2004, s. 725) buyurmaktadır. Çünkü Bediüzzaman iman ile ilgili bütün meseleleri halletmiş ve Kur’an-ı Kerimdeki inanç ile ilgili hususları tam olarak izah etmiştir. Bundan fazlası olmaz. Olursa imandan uzaklaşma olur. Bu da insanı dalalete götürür. […]

SADELEŞTİRME!

M. Ali KAYA Risale-i Nurlar ilham ve sünühat olarak Bediüzzaman tarafında te’lif edilmiş ve katiplere sür’atle söylenerek yazılmış Kur’ân-ı Kerimin bir mu’cize-i maneviyesi ve asrımıza ve bundan sonraki asırlara hitap eden bir tefsiridir.   Bediüzzaman “Risale-i Nur benim bedelime sizlerle görüşür, derse müştak yeni kardeşlerimize güzelce ders verir. Nurlarla ya okumak veya okutmak veya yazmak […]

RİSALE-İ NUR’UN YAZILMASI VE NEŞRİ

Bediüzzaman Hazretlerinin vilâyât-ı şarkiyeden Garbî Anadolu’ya nefyedilmesi, Risale-i Nur’un zuhuru, telif ve neşri   Van’da, mezkûr mağarada yaşamakta iken, şarkta ihtilâl ve isyan hareketleri oluyor. “Sizin nüfuzunuz kuvvetlidir” diyerek yardım isteyen bir zatın mektubuna, “Türk milleti asırlardan beri İslâmiyete hizmet etmiş ve çok veliler yetiştirmiştir. Bunların torunlarına kılınç çekilmez. Siz de çekmeyiniz; teşebbüsünüzden vazgeçiniz. Millet, […]

RİSALE-İ NUR HİZMETİNİN ÖNEMİ

Adıyaman’dan Fuat Korkmaz: “Risâle-i Nûr’un ehemmiyetinden bahseder misiniz?”

Risâle-i Nûr, Kur’ân’ın asrımızı kucaklayan aydınlığıdır. Dayandığı nokta, bağlandığı ip, doğrudan doğruya Kur’ân’dır. Kur’ân’ın asrımızı şemsiyesi altına alan ışığı, Risâle-i Nûr ile tezâhür etmiştir. Meseleyi, değişik cihetlerden ele alalım: 1- Kur’ân’ın yorumu açısından: Risâle-i Nûr, bizi Kur’ân’ın beşer üstü, dünya üstü, kâinât üstü, madde ötesi mânâsına ve hak […]

RİSALE-İ NUR’DAN SİYASÎ ÖLÇÜLER

“Taallüm-ü siyaset, siyaset değildir.”   “Hürriyetin şe’ni odur ki, ne nefsine ne gayriye zararı olmasın.”   “Birbiriyle boğuşanlar müspet hareket edemezler.”   “Menfaat üzerine dönen siyaset canavarıdır.”   “Birisinin hatasıyla başkası, partisi, kavmi ve kabilesi, annesi ve babası mes’ul olmaz. Suç işleyenindir.”   “Kavmin efendisi ona hizmet edendir” hadisinin sırrıyla, Şeriat âleme gelmiş, ta istibdadı […]

RİSALE-İ NUR NEDİR?

  Risâle-i Nur, Kur’ân’ın Î’câzını gösteren bir tefsirdir.   Risale-i Nurlar I. ve II. Dünya Savaşı sonunda değişen dünyada ideolojilerin, faşizmin, ırkçılığın, komünizmin ve sekülerizmin inancı kabul etmeyen ve dünya hayatını esas alan sistemleri içinde “İman Davası”nı savunma misyonunu üstlenen bir “Kur’an Tefsiri”dir. Bediüzzaman hazretleri “Eski Harb-ı Umûmiden evvel ve evâilinde, bir vâkıâ-ı sâdıkada görüyorum […]

NURCU KİME DENİR?

Ahir zamanın Kur’ân’dan dersini alan ihlaslı müslümanına NURCU denir. İhlaslı bir müslüman: Azam mahlukata ibadete tenezzül etmez ve Cennet gibi azam menfaat bir şeyi gaye-i ibadet kabul etmez bir abd-i azizdir. Mütevazii, halim selimdir. Allah’tan başkasına tezellül etmez. Fakir ve zayıftır, zaafını ve fakrını bilir; fakat dini, imanı ve Allah’a güveni ile güçlü ve zengindir. […]

SEVAD-I AZAM

M. Ali KAYA “Sevâd” Arapça “sevvede” fiilinden isimdir. “Cesur olmak, karalamak ve bitki ve ağaç topluluğu ile halkın çoğunluğu” anlamları çıkmaktadır. Müsevvid, karalama yazı yazan, müsvedde de karalama yazı anlamlarındadır. Sevdâ esmer anlamına gelmektedir. Sevâd ise çoğunluk manasındadır. Bu durumda “sevâd-ı azam” da halkın ekseriyeti manasını ifade etmiş olmaktadır. Peygamberimiz (sav) ümmetine “Size Sevad-ı Azamı tavsiye […]