Allah’ın İsim ve Sıfatları
Modül (öneri) No | 9 |
Öğrenme Alanı (Temel konu) | Marifetullah |
Modül (Alt konu) | Allah’ın İsim ve Sıfatları |
Amaçlar | Allah’ı kainattaki fiillerinden yola çıkarak isim ve sıfatlarıyla tanır. |
Süre | 40 dk. |
Seviye | İleri Seviye |
Yöntem ve Teknik-Etkinlik | Diyalog, kavram haritası, soru-cevap |
Materyal ve Teknoloji | Bilgisayar-projeksiyon, görseller, |
İşleniş/Öğrenme-öğretme süreci | I.DİYALOG
1.Talebelere hangi mesleği seçmek istedikleri sorulur. Bildikleri meslekler üzerinde konuşturulur. 2.İlgili metini okumaları sağlanır. 3.Sayılan mesleklerden birinin ziyarete gidileceği tespit edilir. 4.Seçilen mobilyacı mesleği için bir talebe veya uygun bir kişi tespit edilir. 5.Talebeler mobilyacıyı ziyaret ederler, aşağıdaki soruları sorup cevap almaya çalışırlar. Sorular: 1.Mesleğiniz nedir? Mesleğinizin özelliklerini anlatır mısınız? 2.Bu masayı siz mi yaptınız? Yapmaktaki gayeniz nedir? 3.Bu masayı yaparken hangi özelliklerinizi kullandınız?(Hayat, ilim, kudret, irade, sem’, basar ve kelâm sıfatlarını söylemesi beklenir.) 4.Bu işleri yapmak için özel bir kabiliyet gerekiyor mu? 5.Bu kabiliyetinizi başka işlerde de kullanıyor musunuz? Bize onları da gösterip anlatabilir misiniz? 6. Diğer ürünler için ayrı bir beceri ve bilgi gerekiyor mu? 7.Özel çalışma gerektiren ürünler var mı?(Vahidiyet içinde Ehadiyet tecellisi) 8.Yaptığınız bu ürünleri niçin teşhir ediyorsunuz?(Kendi isim ve sıfatlarını tanıtması amaçlanır.) 9. Madem bu ürünlerin ustası sizsiniz. Öyleyse şu kâinattaki sanat eserlerinin de bir sahibi mi olması gerekiyor? 10. Marangoz: Evet; “Bir köy muhtarsız olmaz. Bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz. Bir harf kâtipsiz olamaz, biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?” Öyleyse gördüğünüz her bir eser, fiile; fiil, ustaya; usta, sıfata; sıfat, istidada; istidad, âli bir rûha; âli bir rûh, yüksek bir zâtın vücûduna delalet eder. II. KAVRAM HARİTASI 1.Allah’ın sıfatları ile ilgili bir kavram haritası yapılacağı talebelere bildirilir ve gruplar hazırlanır. 2.Allah’ın “hayat, ilim, kudret, irade, sem’, basar ve kelâm” sıfatlarının kavram haritası üzerine yerleştirmeleri sağlanır. |
Ölçme ve Değerlendirme | 1.“Hayat, ilim, kudret, irade, sem’, basar ve kelâm” sıfatları ile ilgili birer cümle yazınız.
2. Allah’ın sıfatlarıyla ilgili çıkarımlarınızı ilkeler halinde yazınız? (Örnek ilke: Kâinattaki her bir sanat ve eser ilim sıfatı olmadan vücuda gelemez.) |
İlişkili metinler | *Nasıl mükemmel, muntazam, san’atlı, saray gibi bir eser, bilbedâhe, muntazam bir fiile delâlet eder.
*Yani, bir bina, bir dülgerliğe delâlet eder. *Ve mükemmel, muntazam bir fiil, bizzarure, mükemmel bir fâile ve mahir bir ustaya, bir dülgere delâlet eder. *Ve mükemmel usta ve dülger ünvanları, bilbedâhe, mükemmel bir sıfata, yani san’at melekesine delâlet eder. *Ve mükemmel sıfat ve o mükemmel meleke-i san’at, bilbedâhe, mükemmel bir istidadın vücuduna delâlet eder. *Ve mükemmel bir istidat ise, âli bir ruh ve yüksek bir zâtın vücuduna delâlet eder.( Sözler > 33.Söz: 18.Pencere)
*Güzel ve mânidar bir kitap ve muntazam bir hane, bedahetle, yazmak ve yapmak fiillerini; *ve güzel yazmak ve intizamlı yapmak fiilleri dahi, bedahetle, yazıcı ve dülger namlarını; *yazıcı ve dülger ünvanları ise, bedahetle, kitabet ve dülgerlik san’atlarını ve sıfatlarını; *ve bu san’at ve sıfatlar, bedahetle, herhalde, bir zâtı istilzam eder ki, mevsuf ve sâni ve müsemmâ ve fâil olsun. Fâilsiz bir fiil ve müsemmâsız bir isim mümkün olmadığı gibi, mevsufsuz bir sıfat, san’atkârsız bir san’at dahi mümkün değildir. (Şualar, 7.Şua: Ayet-ül Kübra Risalesi, 1.Bab: Vücud-u İlahi Delilleri) Ve tezahür-ü rububiyet hakikatı içinde bedahetle hissedilen ve bulunan ulûhiyetin tebarüz hakikatı dahi, Esmâ-i Hüsnânın rahîmâne ve kerîmâne cilveleriyle ve yedi sıfât-ı sübûtiye olan “hayat, ilim, kudret, irade, sem’, basar ve kelâm” sıfatlarının celâlli ve cemâlli tecellileriyle kendini tanıttırır, bildirir. Evet, nasıl ki kelâm sıfatı, vahiyler ve ilhamlarla Zât-ı Akdesi tanıttırır. Öyle de, kudret sıfatı dahi, mücessem kelimeleri hükmünde olan san’atlı eserleriyle o Zât-ı Akdesi bildirir ve kâinatı baştan başa bir furkan-ı cismânî mahiyetinde gösterip bir Kadîr-i Zülcelâli tavsif ve tarif eder. Ve ilim sıfatı dahi hikmetli, intizamlı, mizanlı olan bütün masnuat miktarınca ve ilimle idare ve tedbir ve tezyin ve temyiz edilen bütün mahlûkat adedince, mevsufları olan birtek Zât-ı Akdesi bildirir. Ve hayat sıfatı ise, kudreti bildiren bütün eserler ve ilmin vücudunu bildiren bütün intizamlı ve hikmetli ve mizanlı ve ziynetli suretler, haller ve sair sıfatları bildiren bütün deliller, sıfat-ı hayatın delilleriyle beraber, hayat sıfatının tahakkukuna delâlet ettikleri gibi; hayat dahi, bütün o delilleriyle, âyineleri olan bütün zîhayatları şahit göstererek Zât-ı Hayy-ı Kayyûmu bildirir. Ve kâinatı, serbeser her vakit taze taze ve ayrı ayrı cilveleri ve nakışları göstermek için, daima değişen ve tazelenen ve hadsiz âyinelerden terekküp eden bir âyine-i ekber suretine çevirir. Ve bu kıyasla, görmek ve işitmek, ihtiyar etmek ve konuşmak sıfatları dahi, herbiri birer kâinat kadar, Zât-ı Akdesi bildirir, tanıttırır. (Şualar > 7.Şua: Ayet-ül Kübra Risalesi > 1.Bab: Vücud-u İlahi Delilleri) “Bir köy muhtarsız olmaz. Bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz. Bir harf kâtipsiz olamaz, biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur? ( Sözler > 10.Söz: Haşir risalesi > Suretler: 12 Surettir > Sözler > 10.Söz, Mukaddeme, s.67) |
(58)